23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nın Girne’deki kutlamalarında, iki çocuğun kavgasına öğretmenler seyirci kaldı iddiası...
İlkokulda ‘dayak’ tartışması
Meltem SONAY
23 Nisan Çocuk Bayramı kutlamaları bir öğrenci ve ailesine zehir oldu. Girne’deki töreni sırasında arkadaşı tarafından darp edilen Osman Kamiloğlu, bu yılki çocuk bayramını hiç unutmayacak...
Aile, çocuklarının daha önce bir öğretmen tarafından darp edildiğini ve konuyu da yargıya taşıdıklarını iddia ediyor. Son olayda ise çocukları dayak yerken, öğretmenlerin olayı sadece izlediğini öne süren aile, doktor raporları ile de ‘şiddetin boyutunu’ ortaya koyuyor.
Oğlu Osman Kamiloğlu’nun gözünden, bacağından ve boynundan yaralandığını ve öğretmenlerin de gözleri önünde gerçekleşen bu olaya seyirci kaldığını iddia eden baba Dr. Kemal Kamiloğlu, “Anne-baba gibi görüp çocuklarımızı emanet ettiğimiz öğretmenlerin böyle bir olaya seyirci kalması dehşet verici” şeklinde konuştu.
“Bu öğretmenlerin sorumsuzluğudur” diyen Dr. Kemal Kamiloğlu, böyle bir olaya öğretmenlerin mutlaka müdahale etmesi gerektiğini ifade etti.
Oğlu Osman Kamiloğlu’nu Girne Polis Müdürlüğü’ne götüren ve dövüldüğünü doğrulayan bir rapor alan Dr. Kemal Kamiloğlu, bu raporu bir şikayet mektubuyla birlikte Milli Eğitim ve Kültür Bakanlığı’na verdi.
İşte Dr. Kemal Kamiloğlu’nun şikayet mektubu:
“Efendim, ben Girne’de ikamet etmekte olan üç çocuk babası ve eşi de Girne 19 Mayıs Koleji’nde öğretmen olan kadın doğum uzmanı Dr. Kemal Kamiloğlu’yum. Kimlik kartı numaram 03069’dur. Bu şikayet mektubunu yazarken çok düşündüm. Ancak, yazmadığım takdirde de bir suçu örtbas etmeye aracı olacaktım. Bu yüzden bu şikayet dilekçesini yazmaya karar verdim. En küçük çocuğum Girne 23 Nisan İlkokulu’da okumakta olan dokuz yaşındaki Osman Kamiloğlu’dur. Çocuğum diğer çocuklar gibi okul açıldığı günden beridir büyük bir heyecan ve şevkle 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı çalışmalarına öğretmenlerinin nezaretinde hazırlanmaktadır.
23 Nisan günü büyük bir heyecan ve sevinçle uyanıp tören elbiselerini giymiş ve öğretmenlerinin nezaretinde ve sorumluluğunda törenlerin olacağı sahaya gitmiştir. Bizler çocuğun ailesi olarak çocuğumuzun törenden mutlu bir şekilde geri dönmesini beklerken, çocuğumuzun tören alanında ve bir öğretmen çocuğu tarafından, öğretmenlerin gözü önünde ciddi şekilde dövüldüğü haberini aldık. Olayı haber alır almaz eşim gidip sahadan çocuğumuzu alıp eve getirdi. Gördüğümüz tabloya inanamadık. Çocuğumuzun sağ gözü morartılmış, boynu sıyrık ve çiziklerle yaralanmış, ayrıca sağ bacağında geniş bir morluk vardı. Çocuğumuz korkudan ve panikten konuşamıyor, sürekli titriyor ve ağlıyordu. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda çocuğumuzun öğretmenlerinin gözü önünde tören alanında böyle vahşice dövülebileceğine inanmak istemedik. Ancak olan olmuştur.
23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda çocuğumuz ve biz perişan olduk. Olayın en kötü yanı ise şudur:
Biz olayın nasıl olduğunu çocuğumuzdan anlatmasını istediğimizde bize olayın gelişimini anlattığında daha da yıkıldık. Olay öğretmenlerin gözü önünde gerçekleşmiş ve öğretmenler olaya tamamıyla seyirci kalmışlardır. Olayın gerçekleştiği yerde bulunan öğretmenler Utku Gürdal, Rahmeli Acar ve Cemaliye Baflıgil olayı gülerek seyretmişler ve olaya seyirci kalmışlardır. Çocuğumu döven çocuğun annesi orada iken niye olaya müdahale etmemişlerdir? Çocuğumuzu emanet ettiğimiz sınıf öğretmeni niye anında müdahale edip olayın yatışmasını sağlamamıştır? Çocuklar, çocukturlar. Birbirleriyle kavga edebilirler. Bu normal birşeydir. Ancak, başlarındaki öğretmenler niye zamanında müdahale edip olayı yatıştırıp bu noktaya gelmesine yol açmışlardır? Çocuklarımızın hayatı bu kadar ucuz mudur? Bizim çocuğumuzun böylesi bir günde yaşadığı ruhsal travma ve acının hesabını kim verecek? Bizden bundan sonra 23 Nisan törenlerine göndermemizi hangi hakla isteyebilirsiniz?
Olay sabah saat 10 civarında olmuştur. Şu anda dilekçeyi yazarken saat 21:00’dir. Bu ana kadar ne müdür, ne sınıf öğretmeni, ne diğer çocuğun öğretmen olan annesi ne de olaya şahit olan diğer öğretmenler bizi arayıp bize geçmiş olsun bile dememişler, çocuğumuzun durumunu sormamışlardır. Bu nasıl sorumlu öğretmen anlayışıdır? Bu nasıl insanlıktır?
Efendim, ben Bakanlığınızdan olaya kayıtsız kalan, o gülüp de seyreden öğretmenler hakkında soruşturma başlatmanızı ve gereken cezaya çarptırmanızı bekliyorum. Bunu, bu tür olayların tekrarlanmaması için istiyor ve takipçisi olacağımı da bildiriyorum.
Çocuğumuzun ve bizim yaşadığımız acı ve ruhsal travmayı telafi etmeniz zaten mümkün değildir.”
Öğretmenler de eylem yapıyor!..
Öte yandan Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası dün, bir açıklama yaparak olayın “kültür çatışmasından” kaynaklandığını savundu, öğretmenlerin “haksız saldırılar” ile gündeme geldiğini belirtti.
Sendika, kendi ifadesi ile “Okullarda yaşanan kültür çatışması ve buna bağlı olarak öğretmenlerin uğradığı haksız saldırıları gündeme getirmek” maksadı ile bugün saat 09.00-09.40 arasında Girne 23 Nisan İlkokulu’nda “iş durdurma” eylemi yapacak, basın toplantısı düzenleyecek.
Ptsi 10 Eyl. 2007, 17:55
